Troya Antik Kenti’nin UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesine alınmasının yirminci yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2018’in yılı “Troya Yılı” ilan edilmesinin ardından Troya, ulusal ve uluslararası basının ilgisini çekmeye devam ediyor. Milliyet Gazetesi’nden Nükhet Everi “Sırt Çantam” adlı köşesinde “Troya’dan Asos’a Kültür Rotası” yazısıyla Troya Yılı etkinliklerine yer verdi.
2018’in Troya Yılı ilan edilmesiyle çok sayıda etkinliğin gerçekleştiği Çanakkale, kültürel ve turistik değerlere büyük katkı sağlayacak Troya Kültür Rotası Projesi’ne ev sahipliği yapıyor.
Çanakkale Tarih ve Kültür Vakfı (ÇATKAV) tarafından Çanakkale Valiliği ortaklığında yürütülen Troya Kültür Rotası Projesi, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes ortaklığında “Gelecek Turizmde” programıyla destekleniyor. Bu Troya’dan Assos’a uzanan bir yürüyüş ve bisiklet rotası. Saha çalışmaları sürmekte olan rotanın 120 km’lik ilk etabı doğa, tarih ve kültür tutkunlarını ağırlamaya hazırlanıyor.
Geçtiğimiz günlerde Çanakkale Tarih ve Kültür Vakfı’nın davetlisi olarak Çanakkale’deydim. Hem Çanakkale’deki gelişmeleri hem de Troya Kültür Rotası’nı detaylarıyla inceleme şansım oldu. ÇATKAV’dan projeyle ilgili bilgiler aldım. Projeyi hazırlayan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mustafa Boz ve rotanın alandaki tüm işaretlemelerini yapan Hakan Karan ile hem projeyi konuştuk, hem de rotayı baştan aşağı gezdik. GPS belirlemeleri için tüm rotayı yürümüş olan rehber meslektaşım İlhan Varlık’tan da bilgiler aldım.
Yıllarca yurt dışından gelen turistlerle çıktığımız kültür turlarımızda Anadolu yollarının en önemli ve heyecan verici etaplarından olan Kuzey Ege’nin artık uluslararası standartta müthiş bir yürüyüş rotasına kavuşuyor olması profesyonel bir turizmci olarak beni çok heyecanlandırdı ve mutlu etti. Bu proje Troya’dan Assos’a uzanan 120 kilometrelik bir kültür rotası. Çanakkale’den Assos’a kadar olan köylerdeki kültürel kimlik ve mirasın korunması, ziyaretçilerle yöre halkı arasındaki bağların güçlenmesi, yolun geçtiği her yere sosyal ve ekonomik kalkınmayı da beraberinde getirmesi planlanıyor. Bölgenin her anlamda çok önemli ve farklı arkeolojik, tarihi, kültürel ve doğal değerlerini birbirine bağlayan, muhteşem manzaralar sunan bir kültür rotası oluşturuluyor.
Harita ve kitaplar hazırlanıyor
Şu sıralar Troya Kültür Rotası’nda yürüyüş ve bisiklet güzergâhları için tabela ve işaretleme çalışmaları ve çevre temizliği yapılıyor. Rota üzerindeki tüm turizm işletmeleri ve girişimlerin üzerinde işaretlenerek görünür kılınacağı bir rota haritası ve rehber kitap hazırlıkları da sürüyor. Ayrıca rota internet üzerinden ve Coğrafi İşaretleme Sistemi (CİS) temelli aplikasyonlarla da erişilebilir olacak. 2018 Troya Yılı’nda gerçekleşen bu proje, bölgenin sahip olduğu kültürel ve turistik değerlere büyük katkı sağlayacak ve turizm potansiyelini de artıracak.
Bölge çok büyük bir zenginliğe sahip. Çoğu kültürel ve doğal değer görünür ya da erişilir olmadığı için yıllardır yurt dışından gelen turistlerimizle çıktığımız kültür turlarımızda çok istesek de programda olmadığı ya da ulaşım zorlukları nedeniyle uğrayamadığımız tüm yerler artık kolayca ziyaret edilebilecek. Zaman içinde bölgedeki mevcut turizm potansiyelinin artmasıyla konaklama, yeme-içme, hediyelik eşya, ulaştırma gibi turizm yatırımlarında artış olacak. Bu da yerel işletmelerin ve bölge halkının turizmde daha fazla yer almasını sağlayacak. Doğru ve yerinde eğitimlerle bu tesislerin sürdürülebilir turizm anlayışıyla hizmet vermesini sağlamak da projenin önemli hedeflerinden.
Yolculuğa Troya Müzesi’yle başlıyorsunuz
Rotaya keşfiyle birlikte Dünya tarihini değiştiren ve 20 yıl önce UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan Troya antik kentini gezip, açılmasını heyecanla beklediğimiz mimar Ömer Selçuk Baz’ın inşa ettiği Troya Müzesi’ni gördükten sonra başlıyorsunuz. Rota üzerinde benzersiz bir doğanın eşliğinde Birinci Dünya Savaşı’ndan kalan tabyalar, deniz kenarında muhteşem manzaralar sunan koylar, plajlar, ormanlık alanlar, kuş gözlem noktası, orijinal eski yollar, restorasyonu gündemde olan tarihi eserler size eşlik ediyor ve yollar sizi şirin Kuzey Ege köylerine çıkarıyor.
Assos antik kenti ve limanında son bulan rotanın ana arteri üzerinde çok ender ziyaret edilen iki antik ören yeri daha var. İstanbul konusunda karar kılınmadan önce Doğu Roma’nın başkenti olması gündemde olan Aleksandria Troas ile Helenistik dönemin önemli kehanet merkezlerinden Apollon Smintheion. Bu yolların bir bölümünü yürüdüm. Troya ve Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı ve Aziz Paulus’un yürüdüğü topraklara ayak basmak bölgeyi çok iyi bilen, benim için bile inanılmaz derecede heyecan vericiydi.
Yöre halkına büyük katkı sağlayacak
Köylerde okul çağındaki çocuklar dışında hemen hiç genç nüfus olmadığı dikkatimi çekti. Göç vermiş bölge. Belki gidenler dönmez ama zaman içinde bu proje büyüdükçe, köy pansiyonları, kafeler gibi bölge halkının da turizmde yer aldığı işletmeler gerekecek. Şu an orada olan genç nüfus da bu projenin yöreye getirisini görüp doğru bir yatırım olduğuna şahit olacak ve bu işe sahip çıkacaktır. En önemlisi de turizm gelirleri bölgede kalacak ve yerli halka büyük faydası olacak.
Her zaman Türkiye’de yılın 365 günü turizm yapılabileceğini savunanlardan oldum. Bu proje sayesinde bölgedeki turizm sezonu uzayacak. Bu bölge yılın on ayı kesinlikle her türlü turizm çeşidinin beklentilerini karşılayacak durumda. Proje sayesinde bölgeyi ziyaret edecek yerli ve yabancı turist sayısında ciddi bir artış olacak. Proje yerel işletmelerin ve yöre halkının sosyal ve ekonomik gelişimine katkı sağlarken, yerel halk da zaman içinde tarihi, doğal ve kültürel değerlerine sahip çıkmayı, onları koruyup geliştirmeyi en doğal vazifesi olarak görecek. Genel anlamda da tarihi, kültürel ve doğal zenginliklerin korunması ve geliştirilmesi açısından katkısı olacaktır elbette projenin. Henüz toprak altında olan bazı başka antik yerleşimlerin de ortaya çıkarılması ve ileride kazılarının yapılması da bu sayede gündeme gelecek belki. Böylece bu çok doğru proje de her anlamda amacına ulaşacaktır.
2018 Troya Yılı ile start alan “Troya Kültür Rotası” projesinin Türk turizmine ve ekonomisine ciddi yararları olacağı kesin ve inanıyorum ki bu proje bizleri uzun yıllar çok güzel haberlerle mutlu edecek.
Troya Kültür Rotası üzerinde yer alan yerler
-Troya Antik Kenti– Troya Müzesi– Karamenderes (Skamander)– Cezayirli Hasan Paşa Köşkü– Aşil (Akhilleus) Tümülüsü– Achilleion– Beşike Koyu– Kumkale Köyü– Kumkale Şehitliği– Ajax Tümülüsü– Eski Türk Mezarlığı– Orhaniye Tabyası– Sigeion– Hanaytepe– Dalyan Köyü– Antik Liman– Aleksandria Troas– Tavaklı Köyü– Kösedere Köyü– Gülpınar– R oma Yolu– Roma Köprüsü– Apollon Smintheion– Bademli Coşkuntepe– Assos